RUHSAL HAYAL GÜCÜNÜN KILAVUZLUĞU

Müslüm Söyler'in ruh ve hayal dünyasının bedene etkileri konulu makalesi.

Eylül 4, 2025 - 16:59
 0
RUHSAL HAYAL GÜCÜNÜN KILAVUZLUĞU

Ruh ve beden, insanoğlunun yapı taşlarıdır. Tıpkı bir binayı ayakta tutan mimari plan gibi, ruh da bedenin temelini oluşturur. Eğer bir bina plansız bir şekilde toprağa oturtulursa, ayakta kalması mümkün değildir. Bir mimar ne kadar ince hesaplar yapar, ne kadar emek harcarsa, o kadar sağlam ve görkemli bir eser ortaya çıkar. İşte ruhumuzun bedenimizle olan ilişkisi de böyledir.

Büyük düşünür İbn-i Sina’nın da belirttiği gibi, ruhsal bir hayal gücü vardır. Bu güç, hastalıkları oluşturabileceği gibi, var olan rahatsızlıkları da ortadan kaldırabilir. Çünkü beden, ruhsal hayal gücünün emirlerine itaat etmek zorundadır.

O halde, ruh dünyamızı ne kadar şeffaf, huzurlu ve iyi düşüncelerle beslersek, bunun yansımasını doğrudan bedenimizde görürüz. Yaşamımız boyunca bu tezin doğruluğuna hepimiz şahit olmuşuzdur. Bedenimizin bir noktasına ne kadar ilgi gösterirsek, o bölgeye o kadar çok enerji yüklemiş oluruz. Tıp hekimleri bile bazen hastalarını iyileştirmek için bu yöntemi kullanır. Kendini sürekli dinleyen, evham yapan bir hastaya, alakasız bir bölgesiyle ilgili sorun olduğunu söyleyerek dikkatini farklı bir noktaya çekerler. Böylece hasta, evham yaptığı bölgeyi unutup, zihinsel enerjisini yeni bir noktaya odaklar ve iyileşme süreci hızlanabilir.

Ancak bu durumun bir de karanlık tarafı var. Panik atak yaşayan insanlar, korktukları bir ortama gitmeden önce, hayal dünyalarında o anı yaşar gibi olurlar. Bu negatif hayaller, bedenin büyük bir endişeyle fiziksel tepkiler vermesine neden olur: kalp çarpıntısı, olmayan şeyleri oluyormuş gibi hissetme, el ve kollarda karıncalanmalar… Sonuç ne yazık ki, hayat kalitesinin düşmesidir.

Peki, bu durumdan nasıl kurtuluruz?

Bu çatışmayı başlatan ruh ve hayal dünyamızdaki karmaşayı yine aynı yerde sonlandırabiliriz. Bunun tek yolu, ruhun sağlam bir inanç ve değerler basamağında ilerlemesini sağlamaktır. Güvenli bir ortam, güvenilir bir gelecek ve bu geleceği sevdirecek hayaller... “Neyiz, ne için yaşıyoruz?” gibi temel soruların cevabını bulup, yaşamı sebep-sonuç ilişkisiyle yeniden şekillendirirsek, hem ruh hem de hayal dünyamız bedenimize ışık tutacaktır. Fiziksel işlerdeki başarı nasıl inanarak ve azimle sağlanıyorsa, ruhsal dünya da inanç ve azim ekseninde bizi sağlıklı bir geleceğe taşıyabilir.

Selametle…

Tepkiniz Nedir?

like

dislike

love

funny

angry

sad

wow