GAZETECİLİK VE YAZARLIĞIN İÇ ÇEKİŞİ

Yazarımız Müslüm SÖYLER'in günümüz basın yayın organlarında boy gösteren yazar çizerlere atıfta bulunduğu köşe yazısı....

Mayıs 26, 2025 - 13:33
 0
GAZETECİLİK VE YAZARLIĞIN İÇ ÇEKİŞİ

Bir roman gibi başlayan dünya hayatımız biyografik bir roman misali sona eriyor.  Daha dün dede ve ninelerimizin dizleri dibinde yatar, onların verdiği üç-beş kuruşla köyün o organik bakkalından gofret ve çikolatalar alırdık. Bazen de çekirdek alıp çıtlatırdık. 

Sonra biraz boy verdik, ilkokul kapıları aralandı. Okumayı sökünce babamızın kasabadan getirdiği gazeteleri okumaya başladık. Biraz daha okumamız gelişince haberler ve köşe yazarları dikkatimizi çekmeye başladı.

İşte o günlerin gazetesi ve yazarları tıpkı masallardaki gibi sadece hayallerde kaldı. Hiçbir gazete artık okur için çıkmıyor, hiçbir yazar da okur için yazmıyor. Haber içeriğinden köşe yazarının gör dediklerine kadar hepsi patronların istekleri doğrultusunda bizlere sunuluyor. 

Halbu ki bunun ne kadar acı veren bir durum olduğu ortadayken, duruma itiraz eden bir okur dahi göremiyoruz. Alan da satan da memnun hesabı dünyadaki verilen ömrü tamamlamaya çalışıyoruz. Tıpkı toprakta olan verimi hasıraltı edip, yapay ürünlerle bedenlerimizi köreltmemiz misali şimdilerde beyinlerimizi kandırıyoruz.

Kıymetli okurlar 80'li yıllarda günlük çıkan gazetelerden yapılan kese kağıdı dediğimiz içine pazar malzemesi konulan gazete küpürlerini dahi açar okurduk. O kadar kıymetliydi bu yazılan yazılar ve haberler. Bir köşe yazarı her satırında topluma farklı bilgiler ışığında anlatımlar sunuyordu. Bunu yaparken de toplumun bütün değerlerine azami dikkat eder, bir kusur işlemeyeyim diye yazısını defalarca kontrol ederdi. Şimdilerde bakıyoruz ki, değil toplum ahlakı kendi ahlaksızlığını dahi yazacak kadar utanmaz bir vaziyet almış durumdalar.

Çıkarılan gazetenin mahalle bakkalından tutun da avm vitrinlerinde çoluk çocuğun gözlerine bakarcasına alenen sergilenmesi bu yüzyılın insanına asla yakışmayacak manzaralardır. Edep ve hayanın bilimle birlikte daha bir kıymet ifade etmesi gerekirken tam tersi bir görüntü sergilemesi  bizlerin ne kadar köhneleşmiş bir düşünce akımına kapıldığımızın bariz örneğidir. Bir sokak röportajında İslami kural ve esaslar hakkında sorular sorulan şahıs, üzerindeki ayakkabı, gömlek ve pantolon markasını göstererek:

''Bu tip sorulara cevap verecek bir tip var mı şu gördüğün kişide'' diyerek ahlaksızığın ve inançsızlığın bir değer ifade ettiğini zanneden bu tiplerin nasıl türediğinin cevabı da işte bu tespitlerin içerisindedir.

Haberci, sanatçı, işadamı ve ilim insanı etiketiyle aslında kendilerini etiketsizleştiren bu tipler zamanı geldiğinde aynı ağacın kökünden dallarına oradan da toprağa düşen birer can olduklarını anlayacaklardır. İşte o gün gerçek etiket boyunlarına geçirilip kandırdıkları toplumun önünden sırasıyla geçeceklerdir. 

Ve o gün emin olun evrenin gerçek gazeteci, yazar, ilim adamı ve düşünürleri bu konuları en anlamlı şekilde kaleme alacaklardır.

Selametle....

Tepkiniz Nedir?

like

dislike

love

funny

angry

sad

wow