Bir savaşta en büyük güç inançtır.. İnananlar zafere  her daim bir adım daha yakın olurlar. Şu pandemi döneminde, korona virüsüne teslim olup milletimizi de yazdıklarıyla ve sosyal medyada paylaşılan videolarıyla teslim almaya zorlayan bir zümre var sanki...

Sizce ne yapmaya çalışıyorlar, hiç düşündünüz mü...!

Milleti korkutmak, bir korku merkezi oluşturmak için mi mücadele veriyorlar. Bir ülkenin yazar ve çizeri mutlak surette bilinçli ve ileri görüşlü halkı pozitif düşünmeye yönlendiren zümrelerden oluşmalı. Öyle pısırık ve taraf gözeterek kıçı başı oynar cinsten olmamalı. Yüreğindeki sese kulak verirken, bu sesin akortunu somut delillerle süsleyip halka arzı endam etmeli. Öyle pişmiş kelle misali sırıtarak birilerine alttan alta göndermeler yapmamalı. Net ve pozitif olmalı. Gerekirse kendini halkı için feda edebilecek bir yürek taşımalı.

Bakınız tıp camiasında korona ile mücadele ederken riskin üzerine bile bile milleti için giden hekimlerimiz var. Biraz da onlara kulak verelim. Eline kalem yada klavye almış sabah akşam bu ülkeyi kaosa sokmaya çalışanları bir süreliğine nadasa bırakalım. Biz; bir elimize Kur'an diğer elimize ilmi almış bilim insanları bekliyoruz. Hadi bunu yapamıyorsan en azından ilmin tarafında ol.

Bakıyorsunuz biri kalkmış eşkiyalıkla hükmetmeye kalkıyor, bir diğeri dini değerleri kullanıp halkı istediği yöne çekmeye çalışıyor, bir diğeri ise tarihi şahsiyetlerimizi yukarılara çıkabilmek için merdiven olarak kullanırken, bir başkaları aşağılara düşmemek için aynı sistemi uyguluyor.

Yeter ama ya..!

Birazcık ta kendiniz olun. Biraz da ben de adamım deyin. Benimde doğru bildiklerim ve benimde kendime güven ve inancım var deyiverin.

Kalkmışsınız siyaseti, dini ve ülke değerlerini kendi eleğinizde istediğiniz kıvama getirene kadar eleyip bir yerlere döşemeye kalkışıyorsunuz. Lakin yeter artık, elek bile eleklikten çıktığını farkedip, sizden rahatsız olmaya başladı. Kendi görevini unutmaya başladı.

Bir an şöyle bir düşünüyorum, acaba üniversitelerin yerini gazete köşeleri mi aldı diye. Neredeyse hiçbir yazar çizeri eleştiremez olduk. Cumhuru eleştir, imamı eleştir, tarikat ve din konusunda her bir şeyi eleştir, yazar ve çizeri asla...

Kusura bakın.... Lakin benim bu konuda şartelerimi artık kaldırmıyor. Bu kadar ihaneti gazete köşelerinde, internet sayfalarında görmeye dayanamıyorum. Dağlarda ve kuytu köşelerde aradığımız ihanet şebekeleri ne hazindir ki şimdilerde yanıbaşımızda. Anlayacağınız dijital medya sloganı misali ''bir tık'' ötemizde.

Çağın en büyük salgını diyorduk ya..

siz sanmayın ki, Kovid19'dan bahsediyorum.

Ondan daha tehlikelisi işte bu bahsettiklerim. Lütfen dikkatli olun, bu günlerde gözlük ve işitme cihazlarının doğruyu gösterip dinletenine ihtiyacımız var. Yoksa vay halimize..

Bu virüs dijitalde dahi olsa, direk akıl ve kalbe etki ediyor.