Açılış programında konuşan Vali Mustafa Masatlı şunları ifade etti: “Sayın Başbakanım, aynı zamanda Türk Devletleri Teşkilatı Aksakallar Konseyi Başkanım, Saygıdeğer Hanımefendi, Değerli Konuklar,
8500 yılı aşan tarihiyle 14 medeniyete ev sahipliği yapan Amasya, Anadolu coğrafyasının eşsiz şehirlerinden biridir. Tarihi boyunca Hitit, Pers, Pontus, Roma, Bizans, Selçuklu ve Osmanlı gibi tarihe yön veren çok sayıda uygarlığa kucak açan bu şehir, sahip olduğu kültürel değerler ile adeta bir ‘Açık Hava Müzesi’ görünümündedir.
Amasya bu yönleriyle Kültür ve Turizm Bakanlığımız tarafından da ‘Marka Kent’ olarak ilan edilmiştir. Sahip olduğu kültürel değerlerin yanı sıra Coğrafya İlminin kurucusu ‘Strabon’, tıp ilmine getirdiği yeniliklerle çığır açan ‘Sabuncuoğlu Şerefeddin’, divan edebiyatımızın ilk kadın şairi ‘Mihri Hatun’ ve Hattatların Piri olarak kabul edilen ‘Şeyh Hamdullah’ gibi insan hazineleri de Amasya’da yetişmiştir.
Osmanlı İmparatorluğu’nun ikinci kurucusu kabul edilen Çelebi Mehmet, Peygamber Efendimizin (SAV) müjdesine nail olarak İstanbul’u fetheden Fatih Sultan Mehmet ve Doğunun Fatihi olarak nam salan Yavuz Sultan Selim gibi cihangirleri yetiştiren Amasya, Osmanlı Tahtına uğurladığı 7 padişah ve yetiştirdiği 12 Şehzade ile ‘Şehzadeler Şehri’ olarak anılmıştır.
Milli Mücadele döneminde de önemli bir misyon üstlenen İlimiz, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün ‘Amasya Genelgesi’ ile, Anadolu’nun diriliş mücadelesini tüm dünyaya ilan ettiği şehir olmuştur.
Bu köklü tarihi boyunca Anadolu coğrafyasının kültür ve sanat merkezlerinden biri olan Amasya’da, Geleneksel Türk El Sanatları Merkezi kurulması için geçtiğimiz yıl çalışmalara başlamıştık.
Bugün açılışını yapacağımız merkezimizin yer aldığı bu tarihi yapı, 1914 yılında inşa edilmiştir. 1925 yılında ‘Kız Mektebi’ olarak hizmet vermeye başlayan binamız, son dönemlerinde ‘Kılıçaslan İlkokulu’ olarak bilinmekteydi.
Binamızın 5 milyon 125 bin TL bedelle, İl Özel İdaremiz tarafından restorasyonu ve tefrişi yapılmıştır. Merkezimiz bünyesinde Çini, Hat, Tezhip, Ebru, Ahşap Oyma, Gümüş İşleme ve Vitray gibi unutulmaya yüz tutmuş geleneksel Türk El Sanatlarının icra edileceği atölyeler yer almaktadır.
Bu merkez profesyonel olarak çalışacak, aynı zamanda geleneksel Türk El Sanatları ürünlerinin sergilendiği ve satışının da yapıldığı bir yer olacaktır.
Merkezimiz ayrıca atölye çalışmalarının yapılabileceği, tarih, folklor, müzik, halk oyunları, resim, tiyatro gibi konularda şehrimize ait yerel ve evrensel kültür ürünlerinin üretebileceği bir mekân olarak da kullanılabilecektir.
Merkezimizin bünyesinde yer alacak 16 atölyede 100 kişiye istihdam sağlaması hedeflenmektedir. Bu yönüyle özellikle kadınlarımızın istihdamına da katkı sunacaktır.
Amasya’mızın kültürel ve sosyal yaşamıyla, turizmine önemli değer katacak merkezimizin, İlimize ve Ülkemize hayırlı olmasını temenni ediyor, projede emeği geçen çalışma arkadaşlarıma teşekkür ederek, saygılar sunuyorum.”
Valinin konuşmasının ardından kürsüye gelen Binali Yıldırım , Şehzadeler Şehri Amasya’da bulunmaktan duyduğu memnuniyeti ifade ederek şunları kaydetti: “Bugün geçmişi geleceğe taşıyan, geleneksel Türk El Sanatlarını yaşatmayı hedef alan, böylesine güzel bir eserin açılışını gerçekleştireceğiz. Az önce Vali Bey kısa ve öz olarak Amasya’nın tarihini, kültürel değerlerini, insan, imkân ve kabiliyetlerini anlattı.
Amasya hem Osmanlıyı kuran, hem de Osmanlı’nın yıkılması ile beraber küllerinden yeniden doğan Cumhuriyetimizin kuruluş ve kurtuluş mücadelesinde önemli yeri olan bir şehrimiz. İçinde bulunduğumuz günler Amasya Genelgesinin Amasya’da hazırlandığı ve imzalandığı günler.
12-22 Haziran arasında on gün süreyle Gazi Mustafa Kemal Atatürk burada konaklamış ve bütün dünyaya Türk’ün şanlı mücadelesinin esaslarını açıklamıştır. Bunun özü; ‘Milletin istiklâlini yine milletin azim ve kararı kurtaracaktır.’ Buradan sonra Erzurum, Sivas Kongreleri ve büyük mücadelelerden sonra Cumhuriyet’e giden yolda şanlı mücadeleyle devam etmiştir.
Bu gördüğünüz bina 1914’te eğitim amaçlı kurulmuş, farklı zamanlarda birçok amaç için kullanılmış ve bugün de Türk Geleneksel El Sanatları Merkezi olarak hizmet vermeye devam edecektir.
Binalar dört duvardan ibaret değildir. Binalar içinde yapılan işlerle kimlik kazanır. Ruhu olmayan binanın, hiçbir kıymeti yoktur. Burada da geçmişi geleceğe taşıyan Geleneksel Türk El Sanatlarımız ihya edilecek ve gelecek kuşaklara aktarılacaktır.
Böylesine eserlerin ihya edilmesi geçmiş yıllarda kolay olmuyordu. Kaynak sıkıntısı yaşanıyordu. Son 20 yılda Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde özellikle tarihi yapılarımızın, ecdat yadigârı eserlerimizin ihya edilmesi ve geleceğe taşınması için özel bir yasal düzenleme yapılarak Valiliklerimize, Belediyelerimize kaynak aktarımı yaptık ve bugün itibariyle el atılmamış kaderine terk edilmiş 5500’den fazla vakıf eserimiz ayağa kaldırılarak, insanımızın hizmetine sunulmuştur.
Geçmişi olmayan milletlerin geleceği olmaz. Geçmişimizle onur ve gurur duyuyoruz. Çok şanlı bir geçmişimiz var. Geçmişimizde bizim başımızı öne eğdirecek hiçbir şey yok.
Bugün çeşitli sebeplerle Ülkemizi zan altında bırakmak isteyenlerin, önce dönüp kendi geçmişleri ile yüzleşmesi gerekir. Türk Ulusu, tarihin hiçbir döneminde esaret altına girmemiş, aynı zamanda da kimseyi de esareti altına almamıştır. Böyle bir millet, Türk Milletinden başka hiçbir millete nasip olmamıştır.
Bu yüzden de bizim tarihimiz de şanlıdır, geleceğimiz de inşallah güzel olacaktır. Zaman zaman yaşadığımız sıkıntılar kimsenin moralini bozmasın. Nice badireleri mücadeleyle aşan bu millet, bugün de yaşanan geçici sıkıntıların üstesinden gelecektir. Yeter ki bir olalım, iri olalım, diri olalım, kardeş olalım ve hep birlikte Türkiye olalım. Hepinizi sevgi ve saygıyla selamlıyorum.”
Konuşmaların ardından Geleneksel Türk El Sanatları Merkezi, Binali Yıldırım ile Semiha Yıldırım , Vali Mustafa Masatlı ve Esra Masatlı ile protokol üyeleri tarafından kurdele kesilerek hizmete açıldı. Açılışın ardından Binali Yıldırım ve eşi Semiha Yıldırım , El Sanatları Merkezinde kursiyerle sohbet ederek, el işi göz nuru ürünleri incelediler.