raf sistemi, Geneva,sans-serif;">TÜRKİYE Maarif Vakfının geleneksel hale gelen maarif söyleşilerinin konuğu tarihçi akademisyen Prof. Dr. İlber Ortaylı oldu.
Türk milletinin ve Türk kavminin bir şekilde bir araya gelmesine, Türk dili ve medeniyetinin coğrafyada hak ettiği yeri almasına ihtiyaç olduğunun altını çizen Ortaylı, sözlerine şöyle devam etti:
"Çünkü dünya, Türkleri bekliyor. Bu bir övünme değil, misyon. Altında ezilmemiz lazım. Türk milletinin İslam medeniyetine mazide sunduğu katkılarla bugün yapılanlar kıyaslandığında arada çok büyük farklar var. Bugünkü alimler beklenen ölçüde değil, yeniden dünyaya söz söyleyecek alimleri yetiştirmemiz gerekir. Bunun için yurt içinde ve yurt dışında verdiğimiz eğitim çok önemli. Türki cumhuriyetlerde bile insanlar hala Rusça konuşuyorlar. Tüm bunlar bile siyasi gelişmeleri anlamsız kılıyor."
"Her duyduğumuza inanmamalıyız"
Türkiye'ye öğrenci merkezli eğitimin cumhuriyetle birlikte geldiğini anlatan Ortaylı, "Cumhuriyet dönemi eğitim sistemini, Hasan Ali Yücel'i sokaktaki filozoflar yanlış anlatmışlar. Milliyetperver, Türk, Müslümanlara karşı saygısı olan biri. Tasavvufa karşı saygısı var. O bakımdan her duyduğunuza inanmayın. Demokrasiye geçtiğimiz vakit sendelemelerimiz oldu. Fakat bu sendelemeler Hasan Ali Yücel gibi kişileri değersiz kılmaz" değerlendirmesinde bulundu.
Prof. Dr. Ortaylı, din eğitiminin de önemine dikkati çekerek şunları kaydetti:
"Dini okul istemiyorlar. Bu olmaz. Bugün din adamı yetiştirmeyen bir cemiyet yok ama iyisini yapmak gerekir. İmam hatip öğrencileri oldukça zeki. Fakat bazı konularda eksik kalıyorlar. Bazı okullar iyi çıkıyor. İyi liseler kurmak zorundayız. Bizde sosyal bilimler liseleri var. Buralarda bir tane diri dil öğretilecek. İkinci bir dil de öğretilecek. Ölü dillerimiz de öğretilecek. Osmanlıca bir dil değil jargon. Onu öğrenmek için Arapça ve Farsça öğrenmek lazım en azından temel olarak. Batı dilleri için Latince öğrenmek gerekiyor. İki dünyaya da hakim olmak için her iki dünyaya ait dilleri öğrenmek zorundayız."
Ortaylı, sosyal bilimler liselerinin niteliklerinin artırılması gerektiğine işaret ederek, "Dinler tarihi ve medeniyetler tarihi bunların içerisine entegre edilecek. Gezdiğim bütün sosyal bilimler liselerinde öğrencilerin iradesi, isteği ve bilgi arayışı hocaların çok önünde. Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) teknik liselerin niteliğini artırmaya yönelik çalışmalar yapıyor. Bunlar elbette önemli. Fakat çok yönlü liselerin sayısının artırılması gerekiyor. Sadece Türkiye'de de değil, Türklerin bulunduğu Avrupa ülkelerinde de kurmalıyız böyle liseleri" ifadelerine yer verdi.