Her daim sanattan yana aldığımız tarafgirliğimiz, sanat adına kendilerini edepsizce sergileyenler tarafından dumura uğramaya başladı. Sanat öyle bir hal aldıki, adına her türlü ahlaksızlık payesi konulacak durumlar sergilenir oldu. 

Son Hadise olayı da bu ahlaksızlık belgesinin sosyal kapağı oldu.

Haylazın biri çıkıyor ağzına absürt cümleler alıp kendince bir şeyler mırıldanıyor, belki gerçek belki çakma izlenme rekorları adı altında gündeme oturtuluyor. Yada oturtulmaya çalışılıyor. Kaldı ki devletimizin yetkilileri bunların nasıl bir çıkışla bu izlenme sayılarına ulaştığını araştırmıyor. Tabiri caize yumurta kapıya dayanınca kırılmaması için gayretler sarfedilmeye başlanılıyor. Tabi bu arada atı alan Üsküdar'ı değil, tüm memleketi karış karış geçmiş oldu. Bu tür rezillikler kimler tarafından desteklenip, kimler tarafından kamuoyuna lanse ediliyor kimse araştırmıyor. Sonrası ülke genelinde gençlerin ve genç altı kuşakların beğendiği sanatçılar bu tip paylaşımların oyuncağı ve kölesi durumuna getiriliyor.

Amacın ve sonucun net olarak ortada olduğu bu gibi haller, ne yazık ki sadece ülkemizde ''alıcı'' buluyor. Böylesi başıboş ve faydasız durumlar ne hazindir ki hiç bir ülke de bu denli ilgi alaka görmüyor. Görse de geçici bir paylaşımın, boş bir sosyal medya dolaşımı şeklinde yorumlanıyor.

Ne yazık ki biz, top ve tüfekle yok edilemeyen bu kültürümüzü kendi ağzımıza aldığımız bozuk sakızlarla, geviş getirir misali karşısındakinin salyalarını akıtırcasına bir hevesle ortadan kaldırmaya azami gayret içerisindeyiz.

Utanmak ve ezilmek ne kelime, resmen bir tarih önünde alçaldıkça alçalıyoruz.

Nedir efendim bu saçma sapan görüntüler..

Utanma, arsızlık ve kişisel ahlaksızlık ne yazık ki tavan yapmış durumda.

Domates, biber, patlıcan masalları ile halkı uyutanlar, böylesi rezilliklere nasıl seyirci olabiliyor anlamış değilim.

Beyler ve de bayanlar..

Lütfen ama lütfen..

Bazı eleştiriler yapan yazarlar sizlerede bu sözüm..

Yazdığınız absürt romanlar, cinselliği ön plana çıkaran dizeler ve enteresan fantazilerle kurulan cümleler...

Bu yazılanlara bakıldığında, okuyan toplum olsak ne yazar ki !

Okuduğun kitap ''s..k git'' ile başlar, bilmem neyin bilmem neleri diye devamları gelirse..

Oku demenin önüne ''faydalı kitaplar Okuyun ''! demek mecburi olacak sanırım.

Sanatçı derken, ''halka örnek sanatçı'' ibaresi ile başlamak gerekecek.

Yoksa at değil, hayvansal mananın dışında bir ucube türetip atın izine onlarıda karıştırmış bir durum ortaya çıkacak.

Haydi varmı arttıran !

Hadise'den sonra Ebru Polat ve oyuncu Ceyhun Fersoy....

Şarlatanlığa soyunup sanat adına sanat(sız)lık yapacak kendine yabancılar yok mu ?

Heyhat ! ne günlere kaldık. Teknoloji ilerledikçe küçülen beyinler bakalım daha nelere kendini kaptırıp yok olma çabasına yelken açacaklar..

Yazık ki ne yazık..

Sosyal medya denen zaman törpüsünde 3-5 tıklanma alayım derken içine düştükleri durumlara bakın.

Şekilcilik ve vizyona verilen değer maalesef insan kıymetini ve adabını ayaklar altına aldı.