Ampute kelimesi hafızama kazınalı yaklaşık 10 yıl oldu. Bir futbol maçına gitmiştim. Tek bacaklı timsahlar diye kelimeler sarf ediliyordu. Birkaç maç izledikten sonra lokalde oyuncular ve yöneticilerle bir araya geldik. 2012 yılları arasında İstanbul Yeditepe Engelliler Spor Kulübü Yönetimine girdim. Bir çok dalda başarılar kazanan kulüp Ampute futbolu oyuncu fabrikası gibiydi. Zamanla büyük başarılar kazandı ve bugünlerde çok konuşulan bir engelli spor dalı haline geldi.

İlk zamanlar tekerlekli basketbol oyunlarıyla ilgilenmiş, antrenmanları ve maçlarını kaçırmıyordum. Bazen de o tekerlekli sandalyelerin tekerleklerinin değişimlerini oyuncularla birlikte gerçekleştiriyorduk.

Tekerlekli sandalye basketbolu ile alakalı o kadar çok yazılar, haberler ve radyo – tv programları yaptık ki,  o günlerde yapılanların en tatlı hatıraları arşivlerimde duruyor. Arada bir baktıkça bugünlerin Galatasaray ve Beşiktaş kulüplerinin engelli basketbol takımları yurtdışı başarıları bana gurur veriyor.

Şimdilerde uzun soluklu Ampute futbolu ile zamana kayıtlar düşüyorum. Hem de bir Ampute futbol takımı yöneticisi olarak. Kendi takımımda yetişen o muhteşem sporcuların milli takımdaki performans ve başarıları bizlere gereken mutluluğu fazlasıyla veriyor. Önceleri kumda oynayan bu çocuklar, halı saha ve çimlere geçinceye değin neler çektiklerini bir ben bir de Ercan başkan çok iyi bilir. Bazen öyle anlar oluyordu ki telefonlara çıkmak bile istemezdim. Her an kulübün bir eksiği çıkıyordu. Hele deplasman maçları için çekilen çileler sanki bugünkü başarıların mutfağını oluşturuyordu. Oyuncular o dönemler sadece hobi ve kendilerini rehabilite etmek için maç yapıyorlardı. En azından evden dışarı çıkıp toplumla adapte olmak adına.  Oyuncularımız bu hayallerle spora entegre olurken biz yöneticiler birçok iş adamının kapılarını kah krampon kah forma için çalıyorduk. Deplasmana giderken yolda çekilen sıkıntıları buralarda yazmak ise hiç doğru olmaz sanırım.

İşte öyle bir yolculuğun böylesi başarılara yelken açması harika ötesi bir durumdu.

Kimlerle bu noktaya gelindi peki ?

Hiç bu sorular akıllara geliyor mu …

Bugünün başarılarının kaynağı kimlerin çabalarıyla gün yüzüne çıkmıştı. Hep sonradan yazılıp çizilsin istemedim ve bu konuya ivedilikle cevap verilmesi gerektiğini hissettim.

Dilerseniz aklıma gelenleri sizlerle paylaşayım…

Öncelikle Ampute futbolun yeni yeni revaçta olduğu günlerde Coşkun, Kamil, Uğur, Sabri, Hasret, İlyas, Nurullah, Kenan, Barış, Laz Cemal, Tevfik, Gazi İsmail, Osman ve daha nice Anadolu kulüplerindeki oyuncular. Hele de Sabri kardeşimiz Ampute futbol sayesinde kanserden kısalan ömrüne seneler katmıştı. Rahmetle anıyoruz.

Bugünün oyuncuları işte bu oyuncuların ayna olan görüntülerine imrenerek Ampute spor kulüplerine gelmeye başladılar.

Avrupa Şampiyonası’nda bir tanıtım geçişi yaptılar ve Dünya kupasıyla turu tamamladılar.

Yüreklerine sağlık….

Sırada diğer branşlar ve yeni başarılar bizleri bekliyor.

Engelli bedenlere durmak görev olmasa da ilerlemek asla engel değildir