Aralık 2019 tarihinden itibaren hafızamıza yerleşti Korona Covid19 virüsü...
Peki ama neydi, nasıl gelişti ve tüm dünyayı neden bu kadar etkisi altına aldı. Bu etki içerisinde dış dünyaya yeni yeni adapte olmaya çalışan engelliler bu durumda nasıl bir psikolojiye büründü....
İnsanoğlu var olan bir soruna çare bulmakta pek fazla zorlanmaz, lakin tanımadığı ve mutasyona uğramış nasıl oluşup,nasıl geliştiği anlaşılamayan bir tür olan Korona Covid19 virüsüne karşı çaresiz kalmış durumda. Bu çaresizlik içerisinde insanoğlu bir yandan sağlığını koruma telaşında olurken, diğer yandan sosyal bir korkuya kapıldı. Bu korku belki de tamiri uzun sürecek psikolojik depresyonlara ve panik ataklara sebep olacak.
Düşünsenize bir kere yaşlılık nedeniyle oluşan rahatsızlıklar, kalp ve akciğer hastaları, böbrek yetmezliği ve prostatlı olan hastalar kendi hastalık sorunlarının üzerine bir de bu korku hastalığıyla mücadeleye giriyor. Korona'dan korunma pahasına diğer tedavileri sekteye uğrayacak. Bir şekilde sanki yeni bir milat dönemine giriyoruz.
Peki bu seyir eden durumda engelli ve dezavantajlı gruplar ne durumda. Bu kişilerle alakalı herhangi bir önlem alınıyor yada alındı mı ?
Erişebilirlik ve iletişim konusunda çağı yakalamaya, normal insanlara yetişmeye çalışan bu insanlarımız Korona' dan korunma ve korunma yollarındaki hızlı gidişe ayak uydurabiliyorlar mı ?
İş yerleri, kamu kurumları ve sağlık çalışanları bu konuda bilinçli mi. Ne yapılması gerektiği konusunda uzmanlar herhangi bir tavsiyede bulunuyorlar mı ?
İş ve işten çıkarma durumları hız kazanırken, engellilerin ekonomik durumları hakkında herhangi bir referans verildi mi...
Ortamda ellerini en sık kullanan, onlarsız hayata tutunamayan engellilerin el temizliği konusunda farkındalık oluşturabilecek çalışmalar yapıldı mı ?
Unutmayalım ki, her beden sağlığa kavuşma konusunda eşitttir.
Toplu taşıma araçlarını kullanabilme durumlarını, hijyen konusunda ulaşımda onlara sağlanabilecek destekleri asla unutmamalıyız. Bunu sadece devletimizden beklemeden birey olarak ihtiyaç halinde engelli ve dezavantajlı vatandaşlarımızın yanlarında olalım.
Unutmayalım ki, hiç kimse dünya üzerinde böylesi bir salgın hastalığın baş göstereceğine ihtimal vermiyordu. Sadece yazılan senaryolar ve kehanetler vardı. Bir gün sana ihtiyacı olan bir kişinin ihtiyacı, ileriki zamanlarda sende de belireceğini unutma...
Hazırlıksız yakalanan insanlığın durumu ortada iken, dezavantajlı ve engelli vatandaşlarımızın durumlarını aklımızdan çıkarmayalım.
Gün birlik ve beraberlik zamanı...
Gün aç iken tok yatan bizden değildir sözünün vuku bulduğu gündür.
Gün temizliğin imandan geldiğinin hatırlanması gerektiği gündür.
Gün her şeye rağmen evdekalma günüdür.
Hz.Muhammed'in Temizlik imanın yarısıdır. Yemekten evvel ve yemekten sonra ellerinizi yıkayınız. Benim ümmetim kıyamet gününde yüzleri parlak, elleri ve ayakları nurlu olarak haşrolunacaktır. Sözleri aklımızın bir köşesinde her daim not olarak kalsın..
Selametle...
Güncelleme Tarihi: 26 Mart 2020, 18:19