Kötüler mi iyiler mi…

Dünya’da her zaman iyiler kaybeder, kötüler kazanır mantığı kabul gösterilmeye çalışılır. Öyle olmasa da olmuş gibi gösterilerek kötülüğün yolu açılarak kötülere bir nevi yalakalık yapılır.

Halbuki iyiler bir olup, ellerine birer süpürge alsalar kötüleri arka mahalledeki çöp çukuruna taşıyabilirler.  Sanırım bu noktada yine kötüler elbirliği yapıyor ve masallardaki cadı rolüne girip tüm iyilere savaş açıyorlar. İyilerin içindeki suskun ve nemelazımcıların sayesinde ise rollerini daha kolay sergiliyorlar.

Toplum iyi ve kötü ayrımını gerçekleştirene kadar, iyiler kötülerin oyuncağı durumuna gelerek, kötülerin galip gelmesiyle mağlup duruma düşüyor. Sonrası ne kadar çabalasa da halkın gözü önünde vuku bulan durum değiştirilemez. Bilinen yanlış doğru düzlemde ilerlemeye devam eder.  Son günlerde toplumun genelini ilgilendiren dar bir olay ne yazık ki birkaç maskeleme ve rötuş ile topluma farklı aksettiriliyor. Bu aksettirme tıpkı kötülerin iyileri mağlup etmesi misali yer değiştirerek devam ediyor. Amaç iyi niyet gibi gösterilse de art niyete bulaşan iyi niyet karambolde toplumu kaosa sürüklüyor.

Toplumda insanları etkilemenin en ince çizgilerini en kalın noktalarda kullanırsak durum tersine döner. O belirlenen ince çizgi ve hassas durumlar bir anda alaboraya döner. Bu defa geri dönüp karışıklığı düzeltmeye kalksanız da nafile…Siz bunu düzeltmeye çalışırken kaostan beslenenler hem sizi engelleyecektir, hem de diğer tarafın yaptığını kullanmaya çalışacaktır.